Kıbrıs’ın kuzeyinde Trafik Güven(siz)liği

Hüseyin Sevay – Trafik güvensizliği…

KKTC’de bize reva görülen bu.

“Napalım?” diyor sistemden sorumlu olanlar. “Para yok, yeterli eleman yok!”

Yıllardır sürmekte olan bu ağlaşma sorumluluktan kaçmanın dik alasıdır. Sanki her şey ellerinde olsa, en iyisini yapabilecek bilgi, beceri, ve öngörüye sahipmişler gibi… Sanki bilim ve etiğe sonsuz bağlılıkları varmış gibi… Sanki Kıbrıs’ın kuzeyinde dönen her şeye kendileri karar veriyorlarmış gibi…

Bir de, trafikte meydana gelen olaylara inatla “kaza” diyorlar, çünkü dertleri “kaza” sözcüğü ile “önlenemez olay” algısı yaratarak sistemi aklamak. Sistemden sorumlu olanlardan “önlenemez olayları” önlemelerini nasıl bekleyebiliriz ki? Üstelik, iddialara göre, para ve yeterli eleman yokken…

Mantık böyleyken tabii ki KKTC’de sistemden sorumlu olanlar trafikteki kayıpların sorumluluğunu almazlar. Onlar için tek sorumlu ve suçlu vardır: Toplum–yol kullananlar! Onları sorumluluk almaya zorlayacak hiçbir yapı da yoktur–Özellikle yoktur!

Çünkü KKTC normal bir yer değil…

KKTC bilim ve etiğin yok sayıldığı, ama rantın elini kolunu sallayarak hoyratça ortada dolaştığı bir yerdir.

KKTC İsveç Parlamentosunun 1997 yılında ortaya koyduğu “Vizyon Sıfır” trafik güvenliği felsefesinin bilinçli olarak dışlandığı bir yerdir.

Öyle bir yer düşünün ki yönetenlerin derdi hiçbir zaman trafikte insan hayatı kurtarmak ve ciddi yaralanmaları önlemek olmasın. Ve insanlar trafikte ölür ve sakat kalırken gerçek sorumlular toplumun hak ettiği bir trafik güvenliği sistemini oluşturmak için kıllarını dahi kıpırdatmasınlar.

Sadece son yirmi yılda KKTC trafiği 874 insanımızın canına mal oldu. En iyi tahminle, bu rakamın beş katı, yani 4370 insanımız da kalıcı sakatlığa mahkum edildi!

Diğer yandan tüm gerçeklere göz kapayan yönetenler trafik güvenliği ile alakasız bir sürü yüksek maliyetli işlere imza atmaya devam ettiler. Şehirler arası yollara ağır yağışların ardından baraj görevi görecek çift sıra beton bariyerler inşa ettiler. Düz yolları aydınlatıp esas aydınlatılması gereken kavşakları karanlığa gömdüler. Her yeri kameralarla donattılar. Ama ölümler ve kalıcı sakatlıklar devam etti.

Aslında gelmiş geçmiş yönetenlerin hepsi de trafiğimizde meydana gelen kayıplardan suçlu ve sorumludur!

About the author