Şener Levent – Kime yaradı Lokmacı’daki kapı eylemleri?
Milliyetçilere…
Şovenistlere…
Çözüm ve barış istemeyenlere…
“Rumla içiçe yaşayamayız” diyenlere…
İki devletçilere…
Bakın hepsi de sıraya girmiş işte…
Rumları kınıyor…
Yalnız onlar değil ayrıca…
Solcu bilinenlerimiz de öyle…
Yani tek vücut olmuş yine bizim millet…
Hep birden Rum tarafına yükleniyor…
***
Hava birdenbire nasıl döndü gördünüz mü?
Türkiye’ye karşı yükselmekte olan tepkiler birden Rum tarafına döndü…
Kimin başarısı bu?
Siz Anastasiadis’in dersiniz, ama hemfikir değilim sizinle…
Tayyip Erdoğan’ın yaptığını görmezsiniz çünkü…
Adam mültecilere Avrupa kapılarını açtı…
Onları otobüslere doldurup Yunan sınırına yığdı…
Kapıları kapalı olan Yunanistan’la çatışmaya soktu onları…
Aynı gün Kıbrıs’ta da Rum tarafı dört kapıyı kapattı…
Neden?
Burası da Türkiye çünkü…
Türkiye’nin elinde…
Türkiye’den Yunanistan’a akan mülteciler Kıbrıs’a da akıyor…
Kapıları kapattıysa Türkiye’ye kapattı…
Ama anlamak istemiyorsunuz siz bayım…
Kolaya kaçıyorsunuz…
“İki devlet ister de ondan” diyorsunuz!
Kuzeyde Kıbrıslıtürklerin değil, Türkiye’nin egemen olduğunu unutuyorsunuz…
Ya da görmezlikten geliyorsunuz…
Rum tarafına saldırmak, Türkiye’ye laf etmekten çok daha kolay çünkü…
Anastasiadis’e faşist diyebilirsiniz rahatlıkla…
Erdoğan’a asla!
Şu hale bakın…
Sağcımız da, solcumuz da aynı cephede…
Bir ağız…
Rum tarafını suçlamak için birbirleriyle yarışıyorlar…
Tam bir milli birlik ve beraberlik!
Gazetemize linç histerisiyle saldıranlara tek bir laf bile etmeyenler Rum polisinin orantısız güç kullandığından yakınıyor!
***
Bayılır böyle eylemlere faşist kafalılar…
Zevkle seyrederler Türk-Rum kavgasını!
Lokmacı’daki Türk kapısında ara bölgeye geçmek isteyenleri neden bıraktılar?
Rum kapısının kapalı olduğunu bildikleri halde neden bu geçişe izin verdiler?
Onların ileride Rum polisi ile karşı karşıya geleceklerini bilmiyorlar mıydı?
Bile bile muhtemel bir çatışmaya göz yumdular…
Daha önce orada bir kurdele eylemine bile izin vermeyenler, şimdi Kıbrıslıtürk eylemcilerle Rum polisini karşı karşıya getirmekten hiç çekinmediler…
Provokasyonlara çok açık olan böyle bir eylemde çok daha kötü şeyler olabilir…
Bilmem ki kaç kişi bunun farkında…
***
Mustafa Akıncı da işin başından beri yanlış hareket etti…
Rum tarafını tek taraflı karar almakla suçladı…
Kapıların kapanmasına virüsün sebep olduğuna inanmadı…
İnanmamakta da haklı olabilirdi gerçi, ama gerçek sebebin ne olduğunu bilmediğini söyledi…
Oysa Anastasiadis, bunun yalnız virüs değil, mültecilerle de ilgili olduğunu söyledi ona…
Bunu anlayışla karşılamak için mevcut nedenler vardı.
Akıncı anlamamayı tercih etti…
Ve her gün Rum tarafını suçlamaya devam etti…
Sanki o kadar panik yapacak ne vardı ki…
Kapanan kapılar sonsuza dek kapatılmamıştı…
Yalnız bir haftalığına…
Kaldı ki tüm kapılar da kapanmamıştı…
Bir hafta, bilemedin on gün dayanamaz mıydık?
Böyle daha mı iyi oldu şimdi?
Şiddeti gördük…
Ki çok daha vahim olaylar da yaşanabilirdi…
En önemlisi şovenistlerin eline büyük bir koz verildi…
Bu onlara yaradı en çok…
Tıpkı Annan referandumundan sonraki duruma geldik yeniden…
Biz evet dedik, onlar hayır dedi durumuna…
Millet hayır dediği için Rumlara küstü…
Uzun bir süre de bunu çektik…
***
Bu adada hep başkalarının Kıbrıslıtürklerle Rumların arasını açtığına ve onları çatışmaya sürüklediğine inanıyoruz, ama ne yazık biz de bilerek veya bilmeyerek düşüyoruz bu tuzağa…
Türkiye tarafından Yunanistan’a oynanan oyunun bir benzeri oynanıyor Kıbrıs’ta da…
Tayyip Erdoğan salıverdiği mültecilerle Yunan polisini karşı karşıya getirdi…
Kıbrıs’ta ise çözümcü ve barışçı kesimler Rum polisi ile karşı karşıya getirildi…
İşler karışıyor…
Daha da karışacak…
Hele Anastasiadis’in son kararı bardağı taşırabilir…
Kıbrıs’tan Yunanistan’a takviye asker yollayacakmış…
Yunanistan-Türkiye sınırına…
Yollasın!
Tayyip Erdoğan da bunu bekliyor zaten…
Tam ona göre bu iş…
Kıbrıs’a daha çok asılmak için aradığı fırsat ayağına geldi…
Her geçen gün barışa değil, çatışmaya sürüklendiğimizin farkında mısınız?
***
Bu kapı eninde sonunda açılacak…
Ama eylem yapıldığı için değil…
Zaten 2003’te de kapılar hiç eylem yapılmadan açıldı…
Tepemizdekiler karar verdi ve açtı…
Aslolan kapı mapı açmak değil…
Tüm duvarları yıkmak…
Kapıları ortadan kaldırmak…
Açılacak bir yer varsa Maraş’ı açın!
(9 Mart 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)
