
Faize Özdemirciler – Faşizmin baskının dozu yükseldikçe, cılız da olsa “hep birlikte hareket edelim” sesleri çıkmaya başlıyor, gayet utangaç mecliste temsilcileri olan ve sol iddiası taşıyan o büyük partiye kibirden vazgeç çağrıları yapılıyor, olmayınca üç küçük örgüt biraraya geliyor, büyük parti küçük partilerin eylemini uzaktan seyrediyor, küçük partiler de büyük partinin tek başına düzenlediği varoluş yürüyüşünü uzaktan seyrediyor, sonra o biraraya gelen üç küçük partiden biri ayrılıyor, geriye kalan ikisi de bir parti etmiyor…
Bu arada “Hep birlikte” diyenler ardından ekliyorlar:
-Irkçılık temelli olmayan bir örgütlenme olsun, ezilenlerin hangi kökenden olduğuna bakmadan hareket edelim…
“Irkçılık temelli” derken kastettikleri şey gerçek anlamda ırkçılık değil aslında, bu daha ziyade korkak solun kendini emniyete almak için kullandığı bir örtüdür…
Sağcıların örtüsü bayrak ezan ve cami ise, solcuların örtüsü de Kıbrıs’a gönderilen Türkiyeli nüfusu kontrol altında tutmak, gerektiğinde Kıbrıslı yurtseverlere muhaliflere karşı kullanmak için kurulan ve bir yandan asimilasyonun silahı, bir yandan da 22 Ocak’ta olduğu gibi saldırıların karargâhı olarak kullanılan yerleşik derneklere “çokkültürlülük” adı altında gösterilen engin hoşgörüdür…
Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyine nüfus taşımasını ırkçılık saymıyorlar ama o nüfusun taşınmasına karşı çıkanları ırkçı sayıyorlar..
İslamofaşist Erdoğan rejimi, Kıbrıslı muhalifleri kara listeye almış, ülkenin giriş kapılarında pusuda bekliyor, onları sınırdışı etmek için…
Önce Ali Bizden’i sınır dışı ettiler, şimdi de Ahmet An’ı…
Ahmet An, kendisine “Ülkeye girişin yasak, TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nden bilgi alabilirsin” denildiğini açıkladı…
Muhalif Kıbrıslılar Türkiye’den kovulurken, “birlikte hareket edelim” diyen ve ardından da Türkiyeli nüfusu kastederek “ama ırkçılık temelli olmasın” diye not düşenleri anlamak gerçekten zor, ne alaka!
Sanırsınız yerleşik dernekler sıraya girmişler faşist TC devleti tarafından kara listeye alınan Kıbrıslıları savunuyorlar…
Sanırsınız Karadeniz Kültür Derneği, bildiri yayınlayıp Ali Bizden’i ve Ahmet An’ı sınırdışı etti diye AKP rejimini kınadı…
Sanırsınız Ak Hataylılar Derneği “Kahrolsun faşizm” diye bildiri yayınladı…
Sanırsınız Gaziantep Kültür ve Dayanışma Derneği, facebook sayfasında “Ankara elini Kıbrıslı kardeşlerimizin yakasından çek” çağrısı yaptı…
Kürtler KKTC’den sınırdışı edilirken susan, “Afrika” diktatörün azmettirmesiyle yerleşik dernekler tarafından linç edilirken “onlar da yazmasaydı” diyen Kıbrıslılarda bu kafakarışıklığı devam ederse, büyük partilerle küçük partiler birlikte hareket ederek oklarını doğru adrese yöneltmezlerse, her Kıbrıslı “Naziler önce komünistleri topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü komünist değildim. Sonra sendikacıları topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudileri topladılar, sesimi çıkarmadım, çünkü Yahudi değildim. Sonra beni almaya geldiler. Benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı” diyen Alman papaz Martin Niemöller’e dönüşecek…
Papaz olacağız böyle giderse…
(12 Temmuz 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)